Anasayfa / Sosyal Medya / 14 Maddede Twitter’da Nasıl TT Olunur?
14 Maddede Twitter’da Nasıl TT Olunur?

14 Maddede Twitter’da Nasıl TT Olunur?

Twitter’da organik etkileşimi arttıran özelliklerin başında Trending Topic’e, yaygın kullanımıyla TT’ye girmek geliyor. Twitter kullandığı algoritmayla bir hashtag veya kelime grubunu bu listeye otomatik olarak alıyor. Daha fazla insan bu listeyi gördüğü için de o gündem etrafındaki konuşma kayda değer bir şekilde artıyor. Böylelikle hedef grubumuza ulaşabiliyor, mesajımızı daha fazla insana iletebiliyor, hatta karar alıcıların bu gündemle ilgili harekete geçmesini sağlayabiliyoruz.

TT’ye girmenin organik yollarını okuyacağınız bu yazıda botlarla TT’ye girmeye ilişkin pek fazla ipucu bulamayacaksınız. Merak ettiğiniz buysa burada okumayı bırakabilirsiniz ama neden botları kullanarak TT çalışması yapmamak gerektiğine ilişkin yazının altındaki bölüme göz atmanızı öneririm.

Twitter’ın TT algoritmasının varlığını biliyoruz, bazı öngörülere de sahibiz ama formülünü tam olarak bilmiyoruz. Zaten bunun formülü bilinse TT’ye girmek, girememek tartışması da yapmaz, o formülü uygulamaya çalışırdık. TT’ye girmenin yolları konusunda hiç kimsenin kesin bir formülü yok bu yüzden. Bu yazıda da Twitter’da TT olmak için hem kendi deneyimlerimi, hem de bu konuda yazılan pek çok şeyi bir blog yazısının sınırlarını zorlayarak bir araya getirmeye çalıştım.

14 maddeyle Twitter’da TT olmak için neler yapılması gerektiğine bakalım:

  1. TT İçin Hashtag Seçimi
  2. TT’ye Girmek İçin Hazırlık Aşaması
  3. Doğru Zamanlama ile Twitter’de TT Olabilirsiniz
  4. TT’ye Girmek ve Kalmak İçin Tweet Sıklığı ile Tweet Hacmi Bağlantılı
  5. Gündeme Girebilmek İçin Etkileşimi İhmal Etmeyin
  6. Onaylı Hesaplar TT’ye Girmenize Yardımcı Olur
  7. İlişkisizlerin Bahsettiği Konu TT’ye Girebilir
  8. Yazım Kuralları da TT’ye Girmek İçin Önemli
  9. TT Kampanyası İçin Lokasyon Faktörünü Unutmayın
  10. İlgili Hashtaglerden Güç Alarak Dikkat Çekin
  11. TT’de Kalmak İçin Trolleri Beslemeyin
  12. TT’ye Girmekle İlgili Çeşitli Deneyimler
  13. Kendini Koruma
  14. Neden Botlarla TT’ye Girmek Yanlış

TT İçin Hashtag Seçimi

Twitter’da gündeme hashtag’ler veya kelimeler giriyor. Ancak hangisini seçersek seçelim, seçtiğimiz kalıbın cümle içinde kullanılabilir olmasını, çok uzun olmamasını ve bu şekilde çok fazla kullanılmamış olmasını tercih ederiz. Yani Ankara Film Festivali için yalnızca #Ankara (veya Ankara) yerine #AnkaraFilmFestivali (veya AnkaraFilmFestivali) gibi kullanımları düşünebilirsiniz. Çünkü Ankara kelimesi her türlü çok kullanılmış olacak ve bunun yeniden yüksek bir tweet hacmine erişmesi daha güç olacak.

Hashtaglerin tweetlerin içerisinde, yani cümle içerisinde kullanımının kolay olması insanların yazmasını kolaylaştıracak. Kısa olması tweete daha fazla yer bırakacak ve upuzun ne yazdığı anlaşılması zor bir dizi harf görünümünden okurları da uzaklaştıracak.

Şunu hiçbir zaman unutmayın: İnternette hiçbir şey bir ders kitabı gibi altı çizilerek okunmuyor. Kullanıcılar bir akışın içerisinde ekranı kaydırırken dikkatini çekebilirseniz birkaç saniye size ayırıyor.

TT’ye Girmek İçin Hazırlık Aşaması

Hazırlık aşamasının kendisi de birkaç parçaya ayrılıyor. Aslında dijital iletişimin ne kadar emek yoğun bir konu olduğunu, “iki tıktık” yaparak bir sihirle işlerin ilerlemediğini bu kısım bize gösteriyor.

Mesajınızı TT’ye Taşımak İçin Hedef Grubu Belirleyin

Her iletişim faaliyetinde, hiçbir istisna olmaksızın, iletişiminizin bir hedef kitlesi vardır. Bu her zaman çok küçük bir grup olamayabilir, hele de bir itiraz dile getiriyorsanız. Bu yüzden bu hedef kitleyi segmente ederek farklı parçalara böleriz. İlk akla gelenler cinsiyete, yaşa, eğitim durumuna, hayat görüşüne bakarak parçalara ayırmak olsa da bu yöntem her zaman çalışmaz.

TT’ye Girebilmek İçin Mesajları Çoğaltın

Nihayetinde TT’ye girmek için konuya bağlı olarak hedef kitleyi segmente ederiz ve her gruba özel bir mesaj vermeye çalışırız. Yani mesajlarımızı çeşitlendiririz. Özellikle de sosyal medyada bunu yapabilirsek hedef kitlenin içindeki farklı kavrama noktalarını yakalayarak o kitleyle etkileşim sağlayabiliriz. Mesajları çeşitlendirmek asla hashtag’i çeşitlendirmek değildir. TT’ye girebilmek için yalnızca kendimizle ilgili bir hashtag, kelime grubu seçmeliyiz. Mesajları çeşitlendirmek yaptığımız segmentasyona uygun olarak tweet görselleri, tweet metni hazırlamak anlamına gelir.

Aslında iyi iletişimci toplumsal olanı anlar ve çeşitli dijital araçlarla varsayımlarını birleştirir. Teknik kısım ve çalışma olmazsa olmaz parçalardır ancak bütünü tamamlayan şey iletişimcilerin içgörüsüdür.

Yaygınlaştırma Kanallarını Arttırarak Twitter Gündemine Girmek Mümkün

TT kampanyası düzenlemenin en önemli parçası hedef kitleye bunu sınırlı bir zaman diliminde ulaştırmak olacaktır. Bu yüzden öncesinde mümkün olan en iyi şekilde yaygınlaştırma kanallarını belirlemek gerekir.

Eğer bir kapalı alan etkinliği sırasında seçtiğiniz hashtagin TT’ye girmesini sağlamak istiyorsanız mutlaka bir Tweet Wall yazılımı kullanmanızı öneririm. Çeşitli tecrübeler başlığında buna ilişkin daha fazla şey bulabilirsiniz.

Eğer gündeme müdahale etmek istediğiniz şey bir etkinlik dışındaysa sıklıkla yapılanı tekrar ederek işe başlamak iyi olabilir. Yani, WhatsApp gruplarında “belirli bir saatte TT çalışmamız olacak, ekteki görselleri kullanacağız” duyuruları kesinlikle yapmaya devam etmemiz gereken bir şey. Buradaki en önemli konu TT için seçilen hashtag veya kelime grubunun zamanından önce dolaşıma girmemesine dikkat etmek.

Bunun ötesinde bu etikete sahip tweeti kimler atar diye düşünerek çeşitli etkileyiciler belirleyebilirsiniz. Bunu yaparken ilişkiniz olan etkileyicilere DM’den ulaşıp mesaj ve görsel önerileri ile hashtag’i iletmeye çalışın. Belirlediğiniz saat geldiğinde de yeniden anımsatmaktan çekinmeyin. Sosyal medya elçileriniz varsa işiniz daha da kolay olacaktır.

Zamanı geldiğinde tweet atmaya başlarsanız farklı etkileyici ve hesapları görsellerinize etiketlemeye, ilgili olduğunu düşündüğünüz kişilerden bahsetmeye başlayabilirsiniz.

Bu başlık altında gerçekleştirmeyi düşündüğünüz tüm çalışmalar için karşılıklılık ilkesi de devreye girecek. Yani size destek verenler daha sonra sizden destek de isteyecek. Tıpkı sizin gibi birkaç saat kala sizden destek istendiğinde hızla yanıt verebilmeniz de önem kazanacak. Yani siz de başkalarının kampanyalarına destek vermelisiniz. Hatta bir başkası size sormadan şimdiden buna başlayabilirsiniz. Hesap yöneticileri destek verenleri genellikle anımsar.

Doğru Zamanlama ile Twitter’de TT Olabilirsiniz

Daha önce her mecrada gönderi planlamasından ve zamanlamadan bahsetmiştim. Twitter’da hangi saatte TT çalışması yapacağınız en önemli şeylerden birisi ve bu saate göre de TT’ye girmek zorlaşabiliyor. Hedef kitlenizin özelliklerine göre zamanlamayı belirlemeniz gerekir. Çoğunlukla televizyonun prime time saati sosyal medya için de geçerlidir. Yine çoğunlukla pek çok insan iki ekranlı akşam saatleri geçirir. Yani bir yandan televizyonda (veya netflix vb platformlarda) birşeyler izlerken diğer yandan da mobil cihazıyla insanlarla konuşmaya, sosyal medya hesaplarında paylaşım yapmaya devam eder. Bu konuşmaların ekseni özel gündemleri haricinde de çoğunlukla izledikleri şeyler olur. Bu yüzden hemen her TV programı da bir hashtag belirler ve bu yöntemle izlenmeyi arttırmaya çalışırlar.

Eğer tam da bu saatte TT çalışması yapacaksanız işiniz çok daha zorlaşır. Rakipleriniz çok izlenen diziler, tartışma programları, yarışmalar olacak. Bu akışın içerisinde TT’ye girerseniz çok sayıda insan sizi görür. Bu da gündeme getirmek istediğinizin hedef kitlenize ulaşması için harika bir fırsat. Buradaki zorluğu hedef kitleniz, hazırlığınız, ne kadar insanın dahil olabileceğine dair öngörülerinizle belirlemeye çalışın.

İlginizi Çekebilir  STÖ’ler için Sosyal Medya İpuçları Webinarı

İpucu: Zamanlamayı belirlemek için hedef kitlenizin mecra kullanım alışkanlıklarını öncelikli olarak belirleyin. Ben hedef kitlenizde bir persona olacaksam mesai boyunca değişen aralıklarda Twitter gündemine baktığımı, ama mesaj yazmak için çok da fazla vakit bulamadığımı söyleyebilirim. Eğer bir üretim bandının başında çalışsam gündemi mesai boyunca hiç takip edemezdim. Öte yandan üniversitede okusam sabahları çok mecbur olmadıka geç kalkar, akşam televizyon saatinde başka şekilde vakit geçirir, çok daha farklı saatlerde gündeme bakardım. Bu varsayımlarla belirli tipteki insanlardan söz ediyorum elbette. Hedef kitle bu yüzden önemli.

TT’ye Girmek ve Kalmak İçin Tweet Sıklığı ile Tweet Hacmi Bağlantılı

En sık duyduğum şeylerden birisi “TT’ye girdikten 10 dakika sonra müdahale edip listeden bizi düşürdüler” oluyor. Açıkçası bu kadar hızlı bir sansür mekanizmasının Twitter’da işlediğini sanmıyorum. Twitter şeffaflık raporlarında kendisine gelen çeşitli başlıklardaki talepleri ve Twitter’ın hangi durumlarda harekete geçtiğini detaylı bir şekilde açıklıyor. Yine de ne bir sosyal mecraya kefil olabilirim, ne de bu hiç olmamıştır diyebilirim. Ancak Twitter TT konusundaki pek çok soruya verdiği yanıtta atılan tweetlerin hacminin düşmeye başlamasının TT’den düşmek anlamına da geleceğini vurguluyor. Bu da bizi zamanlama kadar önemli bir diğer meseleye götürüyor.

Saat 21’de başlatacağınız hashtag kampanyasında işin zor olduğunu konuştuk. İyi bir planlama gerektiğini de… Planlamaya dahil olması gereken bir diğer şey de sık sık tweet atmak ve attırmak… Diyelim 30 kişilik bir grup bir hashtag kullanarak tweetler atmaya başladınız, ancak 3-4 tane tweet hazırlamıştınız ve 21.20 gibi hepsini gönderdiniz, beklediğiniz kadar bir katılım da olmadı. TT’ye girmeniz artık daha güç. 21’de başladığınız güçlü katılımı sürdürmeniz gerekiyor. Bu yüzden hazırladığınız çokça tweet olmalı ve bunları makul aralıklarda göndermeye devam etmelisiniz. Bir yandan da etkileşimi ve etkileyicileri harekete geçirmelisiniz. Israr, sık ve özgün içerik, farklılaşmış mesajlar ve içerik türleri… Bunlar TT’ye girmenizi sağlayacak.

Gündeme Girebilmek İçin Etkileşimi İhmal Etmeyin

Belirlediğiniz hashtagle atılan tweetlerle etkileşime girmeyi de ihmal etmeyin. Etkileşim, ReTweet (RT) kadar beğeni, alıntı ve bahsetmek de olacaktır. Hatta mümkünse bu konuda size benzer şeyler yazan hesapları bir Twitter listesinde de toplamaya başlayın. Onlar bir sonraki kampanyada sosyal medya elçileriniz, hazırlık kısmında destek isteyeceğiniz hesaplar olabilir. Etkileşim aynı zamanda atılan tweetlerin bir konuşma başlattığını da gösterecektir.

Onaylı Hesaplar TT’ye Girmenize Yardımcı Olur

Twitter’da her hesabın attığı tweetin TT ağırlığının aynı olmadığını çeşitli deneyimlerden biliyoruz. Yani benim hesabım ile onaylı bir kamu kurumunun hesabı veya bir ünlünün onaylı hesabı eşit değiller. Bildiğiniz gibi SEO için de .edu, .gov vb uzantılı hesapların etkisi farklı.

Onaylı hesapların belli hashtag’lere vereceği destek oldukça kıymetli olabiliyor. O zaman muhakkak size destek verebilecek onaylı hesapları da hazırlık aşamasında veya kampanya süresince harekete geçirmeye çalışın.

İlişkisizlerin Bahsettiği Konu TT’ye Girebilir

Aynı konudan bahseden tüm hesapların birbirleriyle ilişkisinin olması bunun organize (ve belki de manipülatif) olduğunu gösterebiliyor. Bu yüzden ilk anda da, TT’ye girdikten sonra da birbirleriyle ilişkisiz hesapların seçtiğiniz hashtag’le tweet atması çok önemli. Yani bu bir grup arkadaşın bir konu üzerinde konuşmasından fazlası olmalı.

Yazım Kuralları da TT’ye Girmek İçin Önemli

Anlamlı kelimeler, yazım yanlışı olmamasının tweetlerin kalitesini arttırdığına ilişkin kimi bilgiler de bulunuyor. Çok detaylı analizler görmemiş olsam da SEO’daki mantıkla paralel düşünerek sözlükte olan kelimelerin bir tweet içeriğinde geçmesinin anlamlı olacağını düşünüyorum. Yazım yanlışlarından özellikle kampanyayı sürükleyen hesapların kaçınması yerinde olacaktır.

TT Kampanyası İçin Lokasyon Faktörünü Unutmayın

TT’ye girecek başlığı etkileyen önemli faktörlerden birisi de o tweetin atıldığı lokasyon oluyor çünkü gündem listesi lokasyona göre değişiyor. Özellikle bir kapalı mekan etkinliğinde bir kentin TT listesine girmek daha kolay olurken Türkiye listesine girmek için o mekanın dışından da tweet atılması önem kazanıyor.

İlgili Hashtaglerden Güç Alarak Dikkat Çekin

Bir kampanyaya başlarken mutlaka ama mutlaka tek hashtag kullanmak gerektiğinden bahsetmiştik. Yine de akış devam ederken sizin hashtaginizle de ilişkiye girecek insanların ilgilendiği, hali hazırda gündemde olan diğer hashtaglere de bazı paylaşımlarınızda yer verebilirsiniz. Bu sayede gündemdeki başlıkları inceleyen kullanıcılar sizin hashtaginizi görerek o konuda da konuşmak isteyebilirler. Hatta bir grup içerisinde birkaç hesabın görevi başka hashtagleri tarayarak bazı kullanıcılarla etkileşime girerek sizin hashtaginize atıf yapmak da olabilir.

TT’de Kalmak İçin Trolleri Beslemeyin

Türkiye’nin olduğu kadar dünyanın da sorunu olan troller, özellikle popülizmin kazandığı güçle birlikte çok farklı yöntemlerle dijital medyada da boy gösteriyor. Kutuplaşmış toplumların sıradanlaşması da boy atmaları ve büyümeleri için verimli bir iklim sunuyor.

Dijital iletişimde, hele de konu bir hakla ilişkilendirilmişse trolleri mutlaka ciddiyetle takip edin, ancak onları beslemeyin. Tek derdiniz onlara laf yetiştirmek de olmasın. Gerektiği kadar açıklama yapıp aslında mesajınızla erişmek istediğiniz kitleye odaklanın. Propagandanın temel gerekliliklerinden birisi fikri tartışmak değil, onu yeni biçimlerde kitlelere sunmaktır. Bu yüzden troller şok edici bir şey söyleyerek manipülasyona uğraşırlar. Sizin rasyonaliteniz değil, kontra atağınız önemli.

TT’ye Girmekle İlgili Çeşitli Deneyimler

TT’ye girmeyi hiç planlamadan başardıklarım ve çok uğraşmama rağmen başaramadıklarım… Açıkçası Twitter’da TT’ye girmenin formülü olmadığını ama mümkün olduğunu pek çok çalışmayla gördüm. İlk deneyimim Mart 2012’de STGM’nin başlattığı Bizsiz Anayasa Olmaz kampanyası olmuştu. Kampanyayı bir videoyla başlatmış, ardından segmente edilmiş mail listelerine farklı içerikler göndermiş, farklı sosyal medya görselleri üreterek farklı insanlara ulaşmaya gayret etmiştik. Kampanyanın tüm hak temelli STÖ’ler tarafından sahiplenilmesi için çerçeveyi geniş tutmuştuk, ancak bu üretilecek çok fazla mesaj anlamına da gelmişti. Hazırlık aşamasındaki tüm titizliğe rağmen daha fazla içeriği üretebilmek belki bir fark yaratırdı. Her neyse, bu kampanyanın bir aşamasında TT çalışması yapmayı önceden planlamış, tüm dijital varlıklarımızı da buna göre yapılandırmıştık. Ancak yeni anayasa tartışmasının toplum tarafından yeterince sahiplenilmemesi ve herkesin sahip olduğu farklı rezervler bizim üstesinden gelemeyeceğimiz bir sorun olarak varlığını korumuştu. Bu sahiplenmeyi daraltmıştı.

TT çalışması yaptığımız gün hem bir Avrupa Kupası maçı olması, hem de ülkenin politik gündemindeki ani değişiklikler sebebiyle TT’ye giremedik. Yine de bu süreç yeni bağlantılarla tanışmamızı sağlamıştı ve dijital olarak topluluk güçlenmişti. İlk denemede başarısız olmak hevesimi kırsa da öğrendiklerimin paha biçilmez olduğunu not etmek isterim.

İlginizi Çekebilir  Mesajınızı Daha Çok kişiye Ulaştırmak İçin Sosyal Medya Elçileri Yaratın

Farklı süreçlerde farklı grupların TT çalışmalarına destek verdim ilerleyen dönemde. İyi bir hazırlık yaptığımız her sefer TT’ye girmeyi başardık. Hem yerel, hem de ulusal olarak haber olan bu girişimlerde hiçbir zaman bot kullanmadım, önermedim. Bunun detaylı adımlarını yukarıda ele aldığım için detaylara girmeyeceğim. Biraz da kapalı alan etkinliklerine bakalım birkaç örnekle.

5 Kasım 2005’te Kaos GL’nin düzelediği “Uluslararası Cinsiyet, Çeşitlilik ve Sosyal içerme Konferansı” için dijital iletişim uzmanı olarak çalıştım. Etkinliğe çeşitli BM ajanslarından yetkililer, uluslararası LGBTİ+ STÖ’lerinden ve Türkiye’den aktivistler katılmıştı. Salon içerisindeki etkileşimi arttırmak için #ConfDiverstyTR hashtagini kullandığımız bir Tweet Wall kurmuştuk. TT’ye girmeyi hiç düşünmüyorduk. 1 Kasım 2015 seçimlerinden sonra oldukça farklı bir atmosferde konferans yapılıyordu. Yakın tarihimizdeki en sert kırılmaların yaşandığı bu zamanda böyle bir iletişim hedefini aklımıza bile getirmemiştik. Çok güzel bir etkinlik oluyordu ve herkes tweet de atıyordu. Tweet Wall moderasyonu da oldukça kolaydı. Her gönderiyi yayınlarken bir anda karşıma penisler, pornografik görüntüler ve hakaretler içeren gönderiler düşmeye başlamıştı. Şaka olmadığını anladığımda TT olduğumuzu da tahmin etmiştim. 7. sıradan girdiğimiz Ankara TT listesinde nefret söylemlerinin katkısıyla hızla yükseldik ve Türkiye listesine de 15 dakika kadar girmeyi başardık. Ne var ki etkinlik bittiği için kalıcı olamadık.

STGM’nin yürüttüğü BİRLİKTE Hibe Programı’nın açılış etkinliğinde kararında bir sosyal medya iletişimi yapmayı hedefledik, ancak salon içerisinde etkileşimi çoğaltmak için bir Tweet Wall kurduk. Etkinlikten önce belli olan konuşmacıların ve kurumların hesaplarını mention yapmak için çok önceden hazırlayıp salon içerisinde görsel işleme düzenini oturtmakla yetindik. Türkiye’nin farklı bölgelerinden gelen 100 kadar STÖ temsilcisine eşlik eden STGM çalışanları, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu ile Avrupa Birliği Bakanlığı görevlileri vardı. Oldukça renkli olan etkinliğin fotoğraf ve videolarının Tweet Wall’da dönmeye başlamasıyla birlikte tüm katılımcıların #BİRLİKTE hashtagiyle tweet atabileceklerini birkaç kez anımsattık ve 15 dakika sonra Ankara TT listesine, 25 dakika kadar sonra da Türkiye TT listesine girdik. Esas mesele katılanların tweet atmasını sağlayacak bir yol bulmaktı.

Daha sonra yürüttüğüm farklı kapalı alan etkinliklerinde de TT’ye girmeyi başardığımız, başaramadığımız oldu. Bu kısmı daha fazla uzatmaya gerek yok. Burada kapalı alan deneyimleriyle ilgili önemli olan birkaç şeyi not etmek isterim:

  • Tweet Wall uygulaması çok yaygın değildi ve ilgi çekiciydi. Hem salondakiler, hem de internet kullanıcıları o duvarda yer almak istedi.
  • Onaylı ve prestijli kurum hesaplarının yanında onaylı başka kullanıcılar kısa aralıklarla tweetler atarak birbirlerinden çok farklı kitlelere bu hashtag’i iyi fotoğraflarla ulaştırdı.
  • Hashtagi önceden eskitmedik ve bir anda başlayarak herkesi bu akışa davet ettik.
  • Toplamda tweet atan özgün hesap sayısının fazlalığından çok daha önce hiç aynı konu hakkında konuşmamış hesapların fazlalılığının önemli olduğunu not etmek isterim.

Kendini Koruma

Twitter’ın diğer mecralardan en dikkat çekici farklarından birisi Twitter kullanıcılarının büyük bir kısmının gündemle daha yakından ilgili olması ve arkadaşlık çemberleri dışında da tartışmalara katılması. Bu yüzden TT’ye giren her konu çok daha geniş kullanıcı kitlelerine ulaşarak etki alanını genişletiyor.

Twitter’ın sahip olduğu bu özellik trolleri, manipülatörleri, kötü niyetli kişileri, ahlak bekçilerini de mecraya topluyor. “Linç yemek” ve “lince gitmek” gibi çeşitli nefretle ilişkili kavramlar da hayatımıza giriyor. Eğer TT kampanyasında kullanacağınız hashtag böyle bir şeye yol açacaksa kendinizi korumayı da unutmayın. Galiz küfürlerden başlayarak tehditlere varan ve öncelikle nefret suçu başlığına altına alabileceğimiz bu eylemlere karşı da neler yapabileceğinizi baştan belirlemenizi öneririm. İletişim planında da yer verdiğiniz kriz yönetimine özbakım (selfcare) başlığını da mutlaka ekleyin. Herhangi bir sebeple size yönelen nefretle başa çıkmaya çalışırken kendinizi tüketmeniz veya bu nefrete sizin de kapılarak yanıt vermeniz hem size doğru dönen meraklı gözleri ürkütür, hem de aslında hedeflediğinizden uzaklaşırsınız.

Herhangi bir iletişim faaliyetinde, herhangi bir anda eğer aklınız karışırsa ilk önce bu faaliyetle neyi hedeflediğinize geri dönün ve vereceğiniz her tepkiyi bu hedefe yaklaşmak, uzaklaşmak anlamında değerlendirin. Her zaman en radikal olan yanıt sizi hedefe götürmeyecek. Aslında tüm bunlar sizi iletişim planınızı gözden geçirmeye yönlendirecektir.

Neden Botlarla TT’ye Girmek Yanlış

Twitter’da robot olan veyahut çeşitli şekillerde tweet atma yetkisi alınmış gerçek hesaplarla TT çalışmaları yapılıyor. 300-500 liraya bunu yaptığını söyleyen, kendisine “dijital ajans” ismi veren kişi ve firmalar var. Maalesef ilgi de çok. Başarıyorlar mı? Görüntüde evet ama aslında bunun iletişim hedeflerinizle hiçbir ilgisi yok.

Şöyle düşünelim. Siz 18-24 yaş aralığında, doğa yürüyüşü yapmayı seven, üniversite öğrencilerine ulaşmak istiyorsunuz. Bu firmalar TT’ye çıkartırız sizi deyince 200 liraya Instagram reklamı vermek yerine TT için kaynak ayıralım diyorsunuz. TT’ye de çıkıyorsunuz, zira birbirinden ilişkisiz, otomatik sözcüklerle hashtaginizi harmanlayan, hatta bazen etkileşimi de garantiye almak için saçma sapan videolar, görseller içeren tweetler atılarak Twitter algoritması aldatılarak TT’ye çıkmış oluyorsunuz. TT’ye çıkınca esas mesajınızı kim almış oluyor? Birbirinden kopuk, sizin içeriğiniz olmayan bir sürü şey içerisinde kendi hashtaginizi arayın durun. Eğer amacınız gerçek bir ilişkiyse bu yöntem size hiçbir şey kazandırmaz. Bunun dışındaki ilişkiler, amaçlar, akışlar da bu blogun sınırları dışında.

İnternet hayatımın büyük bir kısmını kaplarken tıpkı yaşadığım ülkede olduğu gibi bazı kurallar olduğuna inanıyorum. Bunun yurttaş olmam sebebiyle yükümlülüklerim olduğunu da düşünüyorum. Örneğin nasıl hukuk sisteminde bir açığı kullanmak etik dışıysa, herhangi bir sosyal mecrayı da böyle manipüle etmek bence etik dışı. Bu yüzden bu tip sorulara ve içeriklere özellikle yer vermiyorum.

Bir Cevap Yazın

Scroll To Top